9 Ağustos 2012 Perşembe

Helal Etmiyorum!


Çok değil bundan 15 gün sonra vatanı müdafaa etmek için asker olacağım. Ama şimdiden bilesin kardeşim, olur da şehit olursam, başbakana hakkımı helal etmiyorum.

Toplumsal olaylara bu kadar uzak, hayatı sadece ye, iç, eğlen olarak veya karı/kız peşinde koşarak bir ömrü feda eden kardeşim, seni korumak için verdiğim canımdan bir nebze olsun hakkım kaldıysa, sana hakkımı helal etmiyorum.

Cebi daha çok para görsün, daha çok ihale alsın diye, basiretsiz yöneticilere oy veren sen sevgili abicim, sana da etmiyorum hakkımı helal.

Korkusundan sus pus olan medya. Sana lanet okuyorum. Şehitlerin tabutlarını 20, Sibel Can'ın selülitlerini 1 dk gösterdiğin için. Suçsuz vatandaşların, intikam için içeri atılmasına sessiz kalan, hatta bunu haklı göstermek için elinden geleni yaptığın için hakkımı helal etmiyorum. Yandaşların aldığı ihalelere nasıl fesat karıştığını haber yapamadığın için tiksiniyor, hakkımı helal etmiyorum.

Spor konusuna gelince, karıncadan bir teneke yağ çıkaran adamların, toplumu ilgilendiren diğer konularda tek bir satır dahi yazmadığı için hakkımı onlara da helal etmiyorum.

Sadece AKP yandaşçılığı yapmak için, yapılan yanlışları görmezden gelenlere, hakkımı helal etmiyorum.

Bilirsiniz, askerlik peygamber ocağıdır. Olur da şehit düşersem, yukarıda saydığım kimseye hakkımı helal etmeyeceğim.

2 Ağustos 2012 Perşembe

Duyuru!


Evet yanlış görmediniz. Aylardır beklediğim askerlik durumum dün gece belli oldu ve mavilere bürünmeye "kütahya hava er eğitim tugay komutanlığına" gidiyorum. 24 Ağustos tarihinden itibaren blog yazmaya bir müddet "elimde olmayan" sebepler yüzünden ara vermek zorundayım. Tabi ki siz sevgili okurlarımı o zamana kadar yazılarımla coşturmaya devam edeceğim lakin, o tarihten itibaren bir daha yazmak nasip olur mu bilmiyorum. Neden "Jon Snow" gibi konuşmaya başladım hiçbir fikrim yok. Ahaha dur lan, şimdiden havaya girdim zaten;

Uçan Kaçan Fark Etmez,
Havacılar Affetmez!

Bir Fenerbahçe Klasiği


Artık klasik bir hal almadı mı sizce de Fenerbahçe'nin "Şampiyonlar Ligi Elemeleri" öncesi transfer yapmaması? Evet daha takım yeni, transferler henüz uyum sağlayamadı ama mental olarak hiç mi değişiklik olmaz bir takımda veya hocada?

Bütün Fenerbahçe'li taraftarların kanser olmasını sağlayabilecek bir "yan pas" durumu var bildiğiniz. Bunun nedeni oyuncuların topu ileri oynamaktaki beceriksizliği değil ne yazık ki. Tamamen Aykut hocanın oyun kurulumundaki taktiksel hatası. Şimdi tek tek özetlemeye çalışayım bu hataları.

Fenerbahçe kendi yarı sahasından oyun kurmaya başlarken, sağ ve sol bekler rakip sahaya doğru çıkıyor. Stoperler ise kanatlara doğru açılıyor. Orta sahanın ortasında oynayan iki oyuncu, Mehmet ve Baroni ise stoperlerin açtığı bu alana doğru kayıyor. İşte bütün bu yan pasların sebebi bu. Stoch, Alex ve Kuyt orta sahanın ortasına gelmek zorunda kalıyor bu durumda. Çünkü Fenerbahçe kalesi ile aralarında olması gereken stoperler beklere, onlara top getirecek oyuncular ise stoper oluyor. Bu arada yapılan bir top kaybı ise otomatik olarak tehlike oluyor. Ne Bekir, nede Egemen topu bir sonraki aşamaya taşıyacak oyuncular değil. Bu taktik varyasyon ile oynayacaksanız eğer, savunma hattınızda olması gereken Popescu, Puyol veya Pique tarzı bir stoper. Tabi ki de adının baş harfi "P" ile başlamak zorunda değil. Topu oyuna sokma beceresi önemli olan. Fenerbahçe'nin yıllardır bu yan pas hastalığının sebebi yani.

Bu şekilde mehter takımı gibi ileri çıkabiliyor Fenerbahçe ancak. Bu arada rakip savunmaya yerleşmiş, Alex gibi bu düğümü açabilecek oyuncular ise tehlike yaratacakları bölgelerden bir hayli uzaklaşmış oluyor. Sizin elinizde Iniesta, Xabi gibi oyuncular yok. Savunmadan top çıkartacak bir defans oyuncunuz yok. Baroni ve Mehmet Topal'a bu kadar yük bindirmeye de hakkınız yok. Eğer bütün bu hataların hepsini üst üste yaparsanız, Fenerbahçe'nin 3 hazırlık ve 1 resmi maçta yaptığı gibi sıkıntı yaşar, gol pozisyonuna girmekte zorlanırsınız.

Yapmanız gereken şey basit. Topu kademe kademe oynamak. Yani bütün blokları olduğu gibi ileri ve geri oynatmak.

İlk yarı tam bu eksen etrafında döndü. İkinci yarı ise orta sahaya gelip top alan Mehmet Topuz Vaslui savunmasını açtı. Ayrıca atılan uzun toplarda Kuyt arkadaşlarına kazandırmada etkili olunca, Fenerbahçe oyunu rakip alana yıktı ve kendi oyun sisteminde gol pozisyonları buldu.

"Bu turu atlarsak iyi transferler yaparız" mantığı 2 defa kaybettirdi Fenerbahçe'ye. Young Boys maçları bunun en güzel örneği. Elbette burada transfer edilmek istenen oyuncuların "turu atlayın, görüşelim" deme olasılığı da var ama, siz eğer Fenerbahçe kulübü olarak bu oyunculara bunu dedirtiyorsanız, suçlusunuz.

Şimdi eksikler daha iyi görüldü bence. Orta sahanın ortasına "OYUN KURMA ve TOPU ÖN ALANA GEÇİRME" özellikleri olan çok iyi bir oyuncu almak gerekiyor. Savunma hattına ise "TOPLA ÇIKABİLEN" bir stoper ve Sow'u yedekleyecek bir forvet. Ondan sonrası zaten çorap söküğü gibi gelecektir.